Anadolu Basın Birliği Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı üzerinden halen daha düşünce ve ifade özgürlüğü diye zırvalayanlar var” dedi.
Anadolu Basın Birliği Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır çeşitli meslek örgütü başkanlarının son zamanlarda ülkenin özel ve değerli kurumlarına sataşmayı ve çamur atmayı alışkanlık haline getirdiklerini söyledi. Bunlardan sonuncusunun Türk Tabipler Birliği Başkanı Fincancı olduğunu dile getiren Başkan Çakır, “Sen kalkacaksın kahraman Türk Silahlı kuvvetlerine iftira edeceksin karalayacaksın ve bunun karşılıksız kalacağını zannedeceksin. Birileri de Türk Tabipler Birliği başkanının bu deli saçması sözlerini düşünce ve ifade özgürlüğü çatısı altında değerlendirme ahmaklığını gösterecek. İftiranın ve karalamanın tarifi ne zamandan beri düşünce ve ifade özgürlüğü oldu?” diye sordu.
AĞIZLARINI AÇIP BEKLİYORLARMIŞ
Türkiye’de huzur ve istikrardan hiçbir zaman yana olmayan kimi medya kuruluşlarının Türk Tabipler birliği başkanının bu açıklamasına dört kolla sarıldığını ifade eden Çakır, “meğer onlar da böyle bir ahlaksızlık da sahip çıkmak ve borazanlığını yapmak için bekliyorlarmış. Manşetlerini bu iftira ve karalama haberleriyle o kadar güzel bir süslediler ki, yılın haberciliğini yaptıklarını zannettiler. Halbuki yaptıkları habercilikte değildi, gazetecilikte değildi, yayıncılık da değildi. Onların yaptıkları olsa olsa bu devlete ve bu devletin kurumlarını apaçık ihanet olur. Hele hele bu durumu düşüncenin ve ifadenin özgürce dile getirilmesi şeklinde bir ambalaja sokmaya çalışmak ki, akılsızlığın, ahlaksızlığın, gafletin, dalaletin ve hatta hıyanettin tarifidir” diye konuştu.
BU DEVLET HEPİMİZİN
Türk Tabipler birliği başkanı için yargının verdiği kararı çok doğru bulduklarını kaydeden Anadolu Basın Birliği Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “Devletimizi karalamaya küçük düşürmeye ve bu girişimleri ek olarak terör örgütü seviciliği yapmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Bunun bir bedeli vardır ve bu bedel yargı tarafından mutlaka ödetilmelidir. Devlet hepimizindir, devletin kurumları da bizimdir. Dolayısıyla devlete sahip çıkmak hepimizin en önemli ve asli görevidir” şeklinde konuştu.