Aman ha, aman!

Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde mültecilerden kaynaklı bir takım hadiseler cereyan ediyor malum… 
Olaylar, saldırılar, yürüyüşler, protestolar, bayrak yakmalar… 
Meseleye genel bir bakış atan herkes şöyle der: 
-Mülteciler konusunda -özellikle de ekonomik kriz- ekseninde herkeste birikmiş olan bir tepki var ve bu hadiseler de bunun sonucu… 
Doğrudur… 
Bu konudaki net tavrımızı geçmişte de koymuşluğumuz, misafir ettiğimiz mültecilerin artık ülkelerine geri gönderilmesi gerektiğini çeşitli kereler yazmışlığımız vardır… 
Nitekim bugün de aynı yerdeyiz… 
Ülke ekonomisi için çok büyük bir yük teşkil eden bu ev sahipliğine artık son vermeli, huzurla, sükunet ve sühuletle bu işe bir son vermeliyiz… 
Ancaaak!
Bahse konu olaylarla ortaya çıkan manzara gösteriyor ki, başta terör örgütü olmak üzere karanlık odaklar yine iş başında… 
Belli ki, bu mülteci meselesini kaşıyarak kaotik bir ortam oluşturmak isteyenler ve alevleri büyüterek şehirleri ve de ülkemizi yangın yerine çevirmek isteyenler var… 
Çünkü çakallar ve sırtlanlar en çok neyi sever?
Puslu havaları elbette… 
İşte bu mülteci merkezli olaylar, tam da çakalların ve sırtlanların bekledikleri türden olaylar… 
Aman ha!
Ülkenin sıhhat ve selametini tehlikeye atacak tepki, tutum ve davranışlardan uzak duralım!
Aman ha!
İtin, köpeğin, çakalların ve sırtlanların ekmeğine yağ sürmeyelim!
Aman ha!
Biz kaş yapalım derken, gözümüzü çıkarmak isteyen hainlerin eline fırsat vermeyelim!
Ve unutmayalım!
Bu ateş büyürse sadece düştüğü yeri değil, her yeri, herkesi ve hepimizi birden yakar… 
Aman ha, aman!