BELEDİYELERE NASIL KIYIYORSUNUZ?

Bizim insanımız da istiyor ki, yaz-kış hiç fark etmez; tüm yollar bal dök yala olsun!

İyi, güzel, hoş da…

O işler öyle olmuyor işte…

Son birkaç gündür aralıklarla yağan kar sebebiyle Erzurum’da hareketli günler yaşandığı doğrudur…

Ve fakat şu da bir gerçek ki, yağan bu karın karla mücadeleyi gerektirmediği de açıktır…

Evet, gerektirmiyor…

Hani 40-50 santimetre kar yağar da, bırakın araç kullanmayı yollarda yürürken bile zorlanırsınız ya, karla mücadele işte o zaman yapılır…

Yoksa yollarda ve kaldırımlarda 5-10 santimetre kar var diye, ne kepçe beklenmelidir, ne kamyon, ne de greyder…

Tamam, gönül elbette yollarda ve kaldırımlarda hiç kar-buz görmemeyi ister; ama takdir edersiniz ki, bu çalışmalar da bedava yapılmıyor…

Sosyal medyada rastlıyoruz bazen…

Karın bu yıl neredeyse hiç yağmadığı Erzurum’da, belediyeleri karla mücadele çalışması yapmamakla suçlayanlar var…

Yazıktır, yazık!

Durduğu yerde bile ertesi güne kalsa eriyecek miktardaki kar için belediyeleri topun ağzına koyanlar var…

Ayıptır, ayıp!

İlaveten hiç gerek yokken bir kepçeyi ya da greyderi temizlik için sokağa sürmek bile günahtır!

Hele hatırlayın o günleri!

Vaktin birinde öyle bir kar yağmıştı ki Erzurum’a; dönemin belediye başkanı bile “Allah yağdırdı, Allah kaldırır” demiş ve karla mücadeledeki çaresizliğini bu cümlelerle ifade etmişti…

O yıllar olsa, tamam…

Yağan kar o kar olsa, ona da tamam…

Ama Erzurum tabiriyle biraz tozak yağdı diye belediyeleri acımasızca eleştirmek; -kimse kusura bakmasın- iyi niyetten uzak bir yaklaşımdır…

Şimdi kendinizi belediyelerin yerine koyun ve düşünün!

Siz olsanız, giydiğiniz ayakkabının tabanını bile geçmeyecek kalınlıktaki bir kar tabakası için iş makinası çalıştırır mısınız?

Çalıştırmazsınız!

Çünkü çabanıza da kıymazsınız, paranıza da kıymazsınız, cebinize de kıymazsınız!

O halde soru şu:

Hakikat böyle iken, acımasızca eleştirmek suretiyle belediyelere nasıl kıyıyorsunuz?