BEN DEMİŞTİM

Erzurum tabiriyle Kemal Kılıçdaroğlu ne zaman “eme yarar” bir yola girse, yanı başındaki kurmayları hemencecik bir çuval inciri berbat ediyor.

Dün İYİ Parti’nin ağır toplarından Yavuz Ağıralioğlu da isim vermedi ama bunu demeye getirdi. CHP’nin bazı kurmaylarında Türkiye’de hiçbir zaman sular durulmasın ve her zaman karşılıklı tartışmalar, ayrışmalar, ötekileştirmeler olsun diye bir çaba var.

Ama hakikaten de öyle sanki.

Kılıçdaroğlu helalleşme diye bir sayfa açtı, peşi sıra kurmayları ya başörtüsüne saldırdı ya da şehit ailelerine çemkirdi. Yani kendi tabiriyle de Bay Kemal ne zaman doğru düzgün bir istikamet tutturmaya kalksa, civarı anında tersi bir yol tutuyor.

Bu tutarsızlık ne getirir diye soracak olursanız; bu tutarsızlık altını çizerek söylüyorum masanın altını üstüne getirir. Siz bakmayın masanın etrafındakilerin gülücükler saçtıklarına, aralarında öyle bir çekişme, görüş ve karar ayrılıkları var ki, başa baş dişe diş kavga ediyorlar her seferinde.

Şimdilik seçimlere aylar var ama bu süre daraldıkça bunların kavgaları da artacak. Çünkü masanın her ortağı kendi açısından güç ve gövde göstermeye kalkacak. Ben olmazsam olmaz şeklindeki tutum ve tavırlar sebebiyle çatırdamalar başlayacak ve masa bacaklarıyla birlikte yere yapışacak.

Şahsen benim görüşüm ve arzum; masanın yere yapışması yönünde elbette. Ama ben şu kadarını söyleyeyim, bunu yapmak için iktidarın kılını kıpırdatmasına bile gerek kalmayacak. Çünkü kaçınılmaz sonlarını yine masanın etrafında oturanlarla kendi kurmayları hazırlayacak. Bugünü iyi not edin, çünkü aylar sonra size (ben demiştim) diyeceğim ve bu yazımı hatırlatacağım.