BEYAZ AFET YA DA ASIL AFET!

Adını ne koydular?

“Beyaz Afet”

Demek ki başa gelmeyince bilinmiyormuş!

Dün de söyledik, Erzurum ile İstanbul arasında elbette bir mukayese yapacak değiliz, yapmayız da…

Orası başka, burası başka…

Ama her iki şehri son birkaç gündür ortak paydada buluşturan şey kar yağışı ve çetin kış şartları işte…

Sadece biz değil, bu şehirde gazetecilik yapan herkes dile getirmiş ve istemiştir:

-Erzurum’daki belediyeler karla mücadele noktasında desteklenmelidir, diye…

-Erzurum’da yaşayanlar ısınma giderleri noktasında desteklenmelidir, diye…

-Bu şehirde akaryakıt giderleri vergiden muaf tutulmalıdır, diye…

Diye, diye, diye…

Hâlbuki kar, kış ve kıyamet şehri diye bazen mizahi bir kavramla anlattığımız Erzurum için bu istediklerimiz esasen azdır bile…

Misal, sinema oyuncusu Şafak Sezer sosyal medya hesabından canlı yayın yaptı ve 6 saattir yollarda mahsur kaldıklarını söyleyerek yetkililerden yardım istedi…

Bilinmeli ki, Erzurum’da özellikle kırsal kesimlerde bu tarz hadiseler artık normal karşılanıyor…

Hasta için ambulans gidiyor, önü ya da peşi sıra kepçeler…

Hatta bazen öyle sıkıntılı durumlar oluyor ki, devreye ambulans helikopterler giriyor…

Yollar kapanıyor, taşımalı eğitim görülen okullarda öğrenciler dahi alınamıyor…

Bu ve bunun gibi daha çok örnek sıralayabiliriz…

Ama bir güne bir gün kalkıp da isyan bayrağı çekmemiştir bu şehrin insanı…

Evet, coğrafya kaderdir, bu doğru…

Ama hiçbir coğrafyada çaresiz bırakılmak ve görmezden gelinmek kader değildir, olmamalıdır…

Şükür devlet vardır ve dimdik ayaktadır…

Nasıl ki İstanbul Kâğıthane’de yahut Başakşehir’de yaşayan vatandaşı vatandaş ise, Erzurum’un Horasan ya da Karayazı ilçesinde yaşayan vatandaşı da vatandaştır…

Sözün özeti şudur:

İstanbul üzerinden örnek verecek olursak; “Beyaz Afet” dedikleri hadiseyi, bu memlekette bizler yılın 6-7 ayı boyunca yaşayıp duruyoruz…

Ve asıl afet ya da afetten daha beter olanı ne, biliyor musunuz?

Kış aylarında çektiğimiz çileye ve yaşadığımız onca sıkıntıya rağmen sesimizin bir türlü duyulmuyor ve de halimizin bir türlü görülmüyor oluşudur…

Nokta!