Herkes internetten dert yanıyor, internetteki eğlence mecralarından yakınıyor. TikTok kültürü diyor, bilmem ne diyor, A’dan Z’ye herkeste bir şikayet, herkeste ayrı bir dertlenme var.
En ilginç olanı da, bu sorun karşısında tedbir alması gerekenlerin de dert yanıyor oluşu. Hayır yani de, siz de yakınacaksanız eğer bu işten, desene vay geldi bizim başımıza.
Adam iktidar milletvekili, gençlerin TikTok kültürüyle yetiştiğinden ve kayıp bir nesil oluştuğundan dert yanıyor.
Söylediklerinde haklı haklı olmasına ama bu sorunun çözümü için hoş Maduro’nun önlem alması gerekmiyor. Madem iktidar milletvekilisin, seninle aynı düşünen vekilleri de yanına alacaksın ve bilimsel olarak bu sorunu nasıl çözeceksin, ona bakarım ben. Yoksa benim söylediklerimi söylemen hiçbirimizin işine yaramıyor. Senin söylediklerini zaten ben de söylüyorum, senin dert yandığın gibi ben de dert yanıyorum. Bir eksik ya da fazla, ne farkeder?
Önemli olan senin adım atman, senin harekete geçmen, o yüzden benim vekilimsin, o yüzden bizim vekilimizsiniz. Yoksa biz size gidin bizim söylediklerimizin aynısını Meclis çatısı altında söyleyin diye oy vermedik. Gidin ve bizim sorunlarımıza çözüm bulun diye oy verdik.
O yüzden çağrım şudur; iktidar partisinin milletvekilleri; kaldı ki, bu soruna muhalefet partisinin milletvekillerinin de destek olacağını düşünüyorum. Sosyal medya ve özellikle de şu eğlence platformlarıyla ilgili olarak gerekli yasam düzenlemeleri yapsınlar. Çocuklarımız avuçlarımızdan kayıp gidiyor, bunu biz görüyoruz, vekiller de görsünler ve yapmaları gereken ne ise onu yapsınlar.
Yoksa oturdukları koltuklarda beylik lafalar edip, süslü cümleler kurmakla olmuyor bu işler. Olsaydı millet zaten alasını yapardı.
Demem o ki, vekillerimiz, kendilerini oraya neden gönderdiğimizi unutmasınlar, hatırlasınlar ve bu millete olan borçlarını ödemeye çalışsınlar.
Bakın, ödesinler demiyorum!
Ödemeye çalışsınlar!