Şahsen ben Erzurumsporun ziraat Türkiye kupası karşılaşmalarında boy göstermesini arzu etmiyordum. Erokspor’a Elenmiş olmamız her ne kadar zoruma gitmiş olsa da takımın iki ayrı kulvarda yürüyecek kapasitesi olmadığı için çokta üzerinde durmaya gerek görmüyorum.
Benim takıldığım bir tek husus var oda iki sıfır öne geçtiğim bir maçı skoru eşitlemek suretiyle uzatmalara taşımak ve penaltılarda havlu atmak oldu. Şöyle olabilirdi mesela; Takım futbol gibi futbol oynar sahada patronun kim olduğunu gösterir ondan sonra da zaten devam etmeyi arzu etmediği ziraat Türkiye kupası için gönül rahatlığıyla elenebilirdi. En azından rakip takımda bizimcam ya da şunu bilirdi ki Erzurumspor isteseydi bu maçı rahatlıkla kazanabilir ve bir üst turu görebilirdi. Ama muzaffer bilazerin oyun aklı ve Ve futbol kurgusu durumu öyle bir noktaya taşıdı ki, süper Lig görmüş koskoca Erzurumspor bir Semt takımının karşısında tel tel Dökülüverdi. Muzaffer hocayla bu yolun yürünemeyeceğini defalarca yazdım çizdim adeta haykırdım ama geldiğimiz noktada görüyoruz ki yönetimin bu durumu pek de umursadığı yok. Kusura bakmayın ama benim dilimde de artık kötü bitecek yer bile kalmadı.
Zaten vaziyet açıkça gösteriyor ki bu kafayla bu mentalite ile bu gidişat ile takıma tüyü yönetim dikecek.
Seçim üstü Mehmet Sekmen’e yapılabilecek belki de en büyük kötülükte bu olacak. O gün geldiğinde ve Sekmen başkan bunların neden yaşandığını sorduğunda kendisine cevabı işte o zaman buradan ben vereceğim, biz vereceğiz. Varsın gerisini takımın tepesine tüy dikenler düşünsün!