“Bizim lügatimizde böbürlenme yoktur, millete tepeden bakma, milletle arasına duvarlar örme, mesafe koyma asla ve asla yoktur. Her zaman söylüyorum, biz bu milletin ta kendisiyiz.
Biz siyaseti birilerine imtiyaz sağlamak, makam, mansıp, koltuk ve ünvan dağıtmak için de yapmıyoruz. Hangi konumda olursak olalım, hepimiz bu makamlarda milletimize ve Türkiye’ye aşkla hizmet etmek için bulunuyoruz. Bakılmadık, incelenmedik, üstü açılmadık hiçbir nokta bırakmadan muhasebe ve murakabe sürecimizi neticelendireceğiz”
Bu cümleler Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ait ve belki de seçimden sonra seçim sonuçlarıyla ilgili olarak kullandığı en net cümleler bunlar oldu.
Buna ilaveten, değişim mesajını da çok net veren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, beklenen neşteri vuracağına olan inancım da böylelikle artmış oldu.
Bir eleştiri yapmak gerekirse, aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu neşteri 2019 seçimlerinden sonra, en nihayetinde de geçtiğimiz yıl yapılan seçimlerden sonra atması gerekirdi. Çok net ifade ediyorum, geçtiğimiz yıl yapılan seçimlerden sonra genel merkezden başlayarak AK Parti’nin içindeki AKP’liler temizlenseydi, 31 mart seçimlerinde çok daha farklı sonuçlar elde edilecekti. Çünkü bu AKP’liler, gösterdikleri, referans oldukları, destek oldukları ve savundukları AKP’li adaylarla AK Parti’ye asıl zararı verenler oldular.
Geçmiş için yapılacak bir şey yok, olan oldu. Önemli olan, bundan sonrası için atılacak adımların etki gücü ve muhteviyatıdır. Ben şahsen merakla, heyecanla ve büyük bir sabırsızlıkla bu değişimi bekliyorum. Tavandan tabana ve tepeden tırnağa hem de.