Klipi izledik…
Tarkan, tıpkı bir internet hackeri gibi giyinmiş, monitör başında yazılım hazırlayan bir korsanı canlandırıyor…
Karşısında bir kamera var ve o yazılımla tüm ekranlara birden bire Tarkan’ın görüntüsü aktarılıyor…
TV’lere, telefonlara, bilgisayarlara, açık hava mecralarına, LED ekranlarına falan filan…
Ve sonra şarkısı başlıyor:
Geççek… Geççek…
Geldiği gibi gidicek…
Düş artık babam!
Düş yakamızdan!
Evet…
Siyasi zeminde iki gündür tartışılan meşhur parçası özetle böyle Tarkan’ın…
Muhalefet ise sosyal medyada hayır harıl bu parçayı paylaşıyor…
Yahu ne garip bir ülkeyiz!
Muhalefetimiz öyle çapsız, nitelikten öyle yoksun, öyle kabiliyetsiz ve öyle beceriksiz ki, sığınacak tek liman olarak şarkılara-türkülere sarılmış durumda…
Be muhalefet!
Mesaj mı vermek istiyorsunuz?
Sıkletiniz yetiyorsa kendiniz çıkıp verin!
Nedir bu şarkı türkü merakı!
Tamam, sizde adam gibi muhalefet edebilecek kalibre yok, bunu hepimiz biliyoruz da; bari bunu bu kadar da belli etmeyin yani!
Elinizde plan var mı, yok!
Projeniz var mı, yok!
-Türkiye’yi biz daha iyi yönetiriz, diyorsunuz da, elinizde ayakları yere basan bir yol haritanız var mı, o da yo!
Altınız bir araya gelmişsiniz, bir yanınız top, diğer yanınız şişhaneye benziyor resmen…
Ne tutar bir yanınız var, ne de güven veren bir ahvaliniz…
Kusura bakmayın ama!
Bu işler öyle boncuk taneleri misali ipe dizilmiş gibi poz vermekle olmuyor…
Ama şayet diyorlarsa ki:
-Delikli boncuk yerde kalmaz, diye, orası da kendi bilecekleri iş…
Çünkü vatandaş hangi boncuğu hangi ipe dizeceğini çok iyi bilir, bizden söylemesi!