Ne demiştim ben?
Ali Demirhan’ın kulübü satın alma operasyonundan hiçbir sonuç çıkmaz demiştim. Nitekim öyle de oldu. Demirhan sosyal medya hesabınan yaptığı paylaşımda, kulübün satın alınabilmesi için bir takım hukuki şartların sağlanmış olması gerektiğini, bunun için de 17 Ağustos’u bekleyeceklerini söyledi.
Aklı başında olan Demirhan taraftarlarının bir kere şu soruyu sormaları lazım Demirhan’a, demeleri lazım ki:
“Başkan, sen avukatsın, kulübün satın alınıp alınamayacağını ve bunun için hangi şartların gerektiğini bilmiyor musun?”
Aslında biliyordu, Ali Demirhan, bu kulübün öyle akşamdan sabaha satın alınamayacağını, bunun öyle bir-iki günlük iş olmadığını hem de çok iyi biliyordu. Bunu bile bile Erzurum’a geldi, beraberinde Katarlı bir iş adamı getirdi, sonra City futbol grubu diye bir şayia ortaya atıldı ve gündem bambaşka bir yöne kaydı. Satış Çarşamba günü netlik kazanacaktı, olmadı. Perşembe günü açıklanacaktı, yine olmadı. Ali Demirhan da çıktı açıklama yaptı ve kulübü satın almak için hukuki bir takım netliklerin olması gerektiğinden bahsetti.
Başkaları der mi bilmiyorum ama ben derim arkadaş!
Bir hukukçu olarak hukuki belirsizliklerden yeni mi haberdar oldun Ali Demirhan?
Erzurumspor’un hali hazırda bir dernek olduğunu ve derneklerin de alınıp satılamayacağını yeni mi öğrendin?
Sen Erzurum’da 3+1 daire mi satın almaya geldin ki, elini kolunu sallaya sallaya geldin?
Karşına nelerin çıkacağını, hukuki hangi gereksinimlerle karşılaşacağını bilmiyor muydun sanki?
“Bilmiyordum” diyorsan eğer, ben de sana sorarım: sen nasıl hukukçusun?
Yok eğer biliyor idiysen, camianın tamamı için demiyorum; sana inanan ve senin peşinden koşan bir avuç taraftarın aklıyla niye dalga geçtin, umutlarıyla ve duygularıyla niye oynadın?
Cevap bekliyorum senden!
İster ilk soruya cevap ver, istersen ikinciye ama mutlaka cevap ver!
Ali Demirhan’a inanıp onun peşinden koşanlara da tavsiyemdir: kendi kendilerine sorular sormak yerine yukarıdaki şu iki soruyu Demirhan’a sorsunlar yeter!
Çünkü hakikat o soruların cevaplarında gizli!