Ramazan ayının sonuna geldik sayılır.
Önümüzde kalan iki günün de orucunu tuttuktan sonra nasipte de varsa eğer, bayramla kucaklaşmış ve Ramazan’ı uğurlamış olacağız.
Biliyorsunuz, bu yıl Ramazan ayı ekonomik olarak da çok sıkıntılı olduğumuz bir döneme denk geldi. Küresel ekonomik krizin de etkisiyle katlanarak artan fiyatlar yüzünden, hayat pahalılığı gibi bir illet tasallut etti bize. Biz derken, “bizi” değil, hepimizi kastediyorum aslında. Yani sıkıntıyı sadece vatandaş çekmedi, kamu kurum ve kuruluşları da çekti, nitekim çekmeye de devam ediyor.
Buna mukabil bu ekonomik sıkıntılara hiç aldırış etmeyen kurumlar da yok değildi hani!
Ramazan ayının ikinci ya da üçüncü günü de yazmıştık; “ilk falsoyu AK Parti yaptı” diye... Gençlik Kolları’nın Erzurum ve Ağrı’daki iftar programlarındaki şatafat ve israf, AK Parti’nin gündemiyle marketteki vatandaşın gündeminin aynı olmadığını gözler önüne sermişti. Neyse ki, genel anlamda AK Parti bu hatadan çabuk döndü ve sokağın sesini daha bir dikkate almaya başladı.
Ama bu duygu durum değişikliği, her ne hikmetse Erzurum’daki bazı belediyelerin kapısından içeriye bile giremedi. Erzurum’daki bazı belediyeler öyle saçma sapan bir yarış içerisine girdi ki, sokaktaki vatandaşla resmen alay edildi. Vatandaş evine pide almakta bile güçlük çekerken, beyefendiler şamdanların arasında iftar yemeği yedi. Vatandaş eti sofrasına gramla koyarken, adamlar bir o sofradan bir bu sofraya koştu. Ekonomik kriz hiç yokmuş ve herkesin tuzu kuruymuş gibi, israfta ve lüzumsuzlukta Erzurum zirveyi gördü.
Yazık ettiniz başkanlar, çok yazık ettiniz! Desteğini sizden ve Ak Parti’den hiç eksik etmemiş olan vatandaşa karşı gerçekten ayıp ettiniz! Ramazanda fakir fukaranın sofrasına aş olmak dururken, aşçı oldunuz, davulcu oldunuz, zurnacı oldunuz, şarkıcı oldunuz. Şehrin en lüks restoranlarını kapatıp bir ay boyunca önünüze gelen herkese iftar yemeği verdiniz. Herkes dediğimize bakmayın, o herkesin içinde vatandaşın dışındaki herkes vardı. Partilinizi doyurdunuz, pırtilinizi doyurdunuz, sırf şov yapma uğruna milletin helal parasıyla kurdurttuğunuz sofralarda haramın en büyüğünü yine siz işlediniz, çünkü israf ettiniz. İki def ve daire çalmayla paçayı kurtarırız zannedip, Hace Muhammed Lutfi Efendi’nin beyitlerini, gazellerini bile istismar ettiniz! Kursağına neyin girdiğinden haberdar bile olmadığınız koca koca ihtiyarları konaklarınıza misafir ettiğinizi sandınız ama sizin asıl konuğunuz şeytandı, şeytan! Çünkü riya ettiniz, gösterişe kaçtınız, beyt-ül malın kanına girdiniz siz! Tekne orucu dediniz ayrı yediniz! Teşkilat iftarı dediniz, ayrı yediniz! Gençlik dediniz, ¬kadınlar dediniz, sandık başkanları dediniz, ayrı yediniz! İftarda yediniz, sahurda yediniz, ertesi gün yine yediniz, yine yedirdiniz! Durmak bilmediniz, doymak bilmediniz! Devletin tüm imkânları elinizde olduğu için Allah’ın bir tek gününü boş geçirmediniz! Sizi belediye başkanı seçen vatandaşı aptal yerine koyduğunuz yetmemiş gibi, hoş göründüğünüzü zannedip köçeklik bile ettiniz! Oyunculuk kaliteniz olsaydı samimiyetinize belki inanırdık ama gelin görün ki tiyatro çevirirken bile çuvalladınız! Öğrenci evinde yemek pişirip, çay evinde sahur pidesi yediğiniz için halk adamı olduğunuzu sandınız. Ve bu yaptıklarınızı sosyal medya hesaplarınız üzerinden bir de gözümüze soktunuz. Sanki de düştüğünüz komik ve içler acısı durumu görmüyormuşuz gibi. O yüzden beylik laflar edip de benim bayramımı kutlamayın, istemiyorum sizin kuracağınız süslü sözleri. Çünkü çok iyi biliyorum ki, siz o cümlelerin içine de yalan, dolan, riya ve haram karıştırmışsınızdır.
Ben kim miyim?
Türkiye’nin dört yanını gezen ve sayısız insan tanımış olan bir pazarlamacıyım. Aynı zamanda belediye başkanlarımızın Ramazan ayındaki israf saltanatına tanıklık eden sıradan bir vatandaşım. Ramazan ayı belediye başkanlarından şikâyetçi olacak ve ben de ruzi mahşerde davacı olacağım. Üstüne üstlük belediye başkanlarından davacı olacak Ramazan ayına da yine ben şahitlik edeceğim.
Çünkü Ramazan ayı boyunca belki 15’e yakın şehir gezdim ama Erzurum’daki kimi belediye ve belediye başkanları gibi bu milleti ahmak yerine koymaya çalışan ne başkan gördüm ne de böyle bir Ramazan saltanatı süren gördüm.