Kültür ve Turizm Bakanlığı’ın aralarında Erzurum’un da bulunduğu 11 ilde düzenleyeceği Kültür Yolu Festivalleri, yeni tartışmaları beraberinde getirdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’ın aralarında Erzurum’un da bulunduğu 11 ilde düzenleyeceği Kültür Yolu Festivalleri, yeni tartışmaları beraberinde getirdi. Ekonomik olumsuzlukların yaşandığı ve sürekli tasarruf vurgusunda bulunulduğu şu günlerde, devletin mali kaynaklarının festivaller için saçılması Erzurum’da da tepkilere neden oldu. Pandemi sonrası başlayan küresel ekonomik kriz, ardından Rusya-Ukrayna savaşı ile zirve yapan gıda krizi ve son olarak 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketi sebebiyle ekonomik açıdan zor bir dönemden geçen Türkiye’de, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu hoyrat yaklaşımı “pes doğrusu” dedirtti. Önceden planlanmış bile olsa böyle geniş kapsamlı bir festivalin milyonlarca liralık harcama anlamına geldiğini dile getiren vatandaşlar, “Bütçe yükünü hafifletmek için bizlere ekstradan MTV ödeten devlet, festivaller için harcanan paraları ağaçtan mı topluyor?” diye sordular.
ULAŞIM YOK, FESTİVAL VAR!
Normal zamanda olsa böyle bir festivalin düzenlenmesinden büyük bir memnuniyet duyulacağını ifade eden Erzurumlu vatandaşlar, “Uçak bileti bulmanın imkansız hale geldiği bir turizm kentinde, hiçbir sorun yokmuş gibi turizm festivali düzenlenmesi de bambaşka bir ironi” diyerek, Erzurum’da çözüm bekleyen farzdan öte farz sorunların bulunduğunu dile getirdiler.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncelikle turizm kenti Erzurum’a neden havayolu ulaşımının imkansız hale geldiğini araştırması çağrısında bulunan Erzurum halkı, “Önce aşılması gereken sorunlar aşılsın, düzlükte nasılsa bir şeyler yapılır” dediler.
ŞİMDİ KONSER ZAMANI MI?
“Şimdi konser ya da eğlence değil, devlet ve millet işbirliğiyle dayanışma, tasarruf etme ve zorlukları hep birlikte aşma zamanıdır” diyen Dadaşlar, “Bu festival için Türkiye’nin dört bir yanına gidecek olan sanatçılar, müzisyenler, yapılacak etkinlikler ve bunlar için gerekli olan hazırlıklar, milyonlarca lira kaynak demek. Paraya en çok ihtiyaç duyulan ve devlet ricalinin bile sık sık tasarruf vurgusu yaptığı bir dönemde bu savurganlığın ne alemi var?” diye konuştular.
Bu müsrifliğin moral bozukluğundan başka hiçbir anlam ifade etmediğini anlatan vatandaşlar, “Demek ki ekonomik krizi ve yüksek enflasyonu bizden başka hisseden yok” dediler.