Siz bu yazıyı okurken, belki de Sinan Oğan son kararını vermiş ve 28 Mayıs’ta hangi ittifakı destekleyeceğini açıklamış olacak. Şehir dışına çıkacak olmam ve belki de ilerleyen saatlerde köşe yazımı yazmak gibi bir imkan bulamayacağımı düşünerek, şimdiden görüşlerimi sizinle paylaşmak istiyorum.
Mecburen iki alternatifli bir yol izleyeceğim.
Eğer Sinan Oğan, seçimlere Millet İttifakını destekleme kararıyla girerse, başından şunu söyleyeyim, geçmiş osun!
Çünkü milliyetçi bir söylem geliştirerek yola çıkan ve seçim sonuna kadar da bu söylemin ekmeğini yiyen bir karakterin, bir sonraki turda Millet İttifakının yanında olması demek, Aşık Reyhani’nin deyimiyle emeği suya döküp gitmek olur. Ve sakın Sinan Oğan zannetmesin ki, ilk turda kendisine oy veren kesimler de arkasından gider. Kimse kusura bakmasın ama kimsenin oyu kimsenin cebinde değil. Yani Sinan Oğan’a oy verenler, sırf Sinan Oğan istiyor diye kalkıp da HDP ile kol kola yürüyen bir ittifaka destek olmazlar, oy vermezler. Verenler olmaz mı, elbette olur, ancak şurası kesin ki, Sinan Oğan ilk turda aldığı yüzde 5 üzeri oyu bir dahaki sefere ancak rüyasında görür.
Gelelim Cumhur İttifakına. Sinan Oğan bu ittifaklardan hangisine yakın derseniz, ben şahsen Cumhur İttifakı derim. Çünkü HDP ile işi yok, teröristleri cezaevinden salma gibi bir taahhüdü yok, milli bir çizgiyi savunuyor, milli bir refleks ortaya koyuyor. Şimdi tabi hemen HÜDAPAR örneğini verenler olacak; ben de şu kadarını söyleyebilirim ki, PKK’nın ve HDP’nin belki de torbada yılan gibi gördüğü bir yapıdır HÜDAPAR. Yani HÜDAPAR’ı PKK da sevmez, HDP’de sevmez! Bu bile benim için başlı başına geçerli bir parametredir. Yani ben olsam, PKK ile yan yana yürüyeceğime, PKK’nın ve HDP’nin nefret ettiği HÜDAPAR’ ın yanında dururum. En azından boyunlarında haç taşımıyorlar, en azından Ermeni atığı ve artığı değiller.
Göreceğiz ve bakacağız. Sinan Oğan ya kendi ayağına sıkacak ya da Sinan Oğan için yepyeni bir siyasi dönem başlayacak.