Sakaryaspor’dan 3 puanı almamıza ramak kalmıştı ki, şans yüzümüze gülmedi. Yüzde bir milyon gole dönüşecek olan bir pozisyonu Eren’in değerlendirememesi yüzünden kaybettiğimiz 2 puana üzülsek de, deplasmandan puansız dönmemiş olmanın sevincini yaşadık.
Son 5 maç özelinde dediğim gibi, en az 8-10 puanla bi periyodu tamamlamak zorundayız. Puanımız şu anda 17, bizim devre arasına girene kadar 20 puanın üzerini görmemiz gerekiyor. Hele 25 puanla sezonun ilk yarısını tamamlarsak; bu bizim için eşi bulunmaz bir avantaj olur.
Devre arasında da bir şekilde para bulur şu transfer tahtasını açabilirsek, yemin ediyorum sezonun ikinci yarısı tadından yenmez bir hale gelir. Düşünsenize belli başlı mevkilere yeni transferler yaptığımızı, bu mücadeleci takım neye dönüşür sizce, bence aslana dönüşür ve tüm rakiplerini parçalar çıkar sahadan.
Gelelim Hakan Kutlu hocaya, hocam güzel işler çıkardınız, bunu inkar edemeyiz ama şu Alican Özfesli ısrarınız inanın takıma çok zarar veriyor. Çünkü kadro olarak öyle bir haldeyiz ki, her bir futbolcuya olması gerekenden çok fazla sorumluluk yükleniyor. Bu oyunculardan birisi su koyverdi mi, takım üzerine kurulan sistem komple bozuluyor. İşte bu bakımdan Alican gerçektende sorumluluk taşıyabilen bir oyuncu değil, yani sahayı ateşe verseniz, kılını kıpırdatmaz o derece. Halbuki bizim takımın karakterinde mücadele ve galibiyet hedefi var. Ama Alican öyle değil, olsada olur, olmasada olur havasında. Kaçırdığı toplara ve yaptığı bireysel hatalara bile içlenmeyen ve hınçlanmayan bir oyuncu. Bu yüzden Alican ısrarından vazgeçmelisin hocam, gerektiği yerde kullan ama maçın büyük bir bölümünde Alican tercihi hem sizi, hemde mücadelemizi bitiriyor. Bunu bilin istedim.