Ah Ömer Düzgün ah!
İyi niyetinden zerre şüphem olmadı, olmaz da. Ama bilmeliydin ki, cehenneme giden yollar da iyi niyet taşlarıyla döşenmişti… Keşke şu transfer tahtasını açmama kararı almak yerine, o parayı götürüp transfer yasağını kaldırtsaydın. Ama sen ne yaptın, futbolcuların parasını ödeyelim, onlar da adam gibi oynasın diyerek, yanlış bir tercih yaptın. Belki o gün o tahta açılmış olsaydı, belki de 25-30 milyon liraya bu işten sıyrılmıştık. Ama sen bu kararı aldıktan sonra artan döviz kuru yüzünden şimdi öyle bir çıkmaz içerisine girdik ki, neresinden tutarsak tutalım elimizde kalıyor artık.
3 Ağustosta yapılacak olan kongreden sonra ne olacağını az-çok kestirebiliyorum ben. Transfer tahtası açılacak olsa bile sezonun başlangıcına günler kala işimize yarayacak futbolcular da bulunamayacak. Hadi diyelim önceden görüşülmüş olanlar olsun, iyi de onlar da Erzurumspor’u beklediklerine göre belli ki dipte köşede kalmış isimlerden müteşekkil olacak.
Açıkçası ben korkuyorum; eğer bu sezon başlamadan önce transfer tahtasını açamaz ve takımı takviye edemez isek, freni patlamış kamyon gibi ligin dibine vurup kalırız. Hem kalsak iyi, önümüzdeki sezon da bir alt lige tepetaklak gideriz.
Bunu görmek için müneccim olmaya gerek yok, Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş derler. Bu yüzden benim gibi öyle zannediyorum ki sizler de olabilecekleri şimdiden kestirebiliyorsunuzdur.
Bu gidişat nasıl değişir diyorsanız da, şu kadarını söyleyeyim, hakikaten de bir mucize ya da sihirli bir değnek gerek. Dolayısıyla bekleyip görmekten başka bir çaremiz yok. Umuyorum yanılan taraf ben olurum ve inanın yanılmayı hem de herkesten çok ben istiyorum.