Ne dedim geçen günlerde ben? Altılı masala inanıp da kimse Türkiye’nin geleceğini ziyan etmesin diye. Bakın, şimdi de masanın en büyük ikinci ortağı olan İP’te Ankara İl Başkanlığı krizi yaşandı. Kendi içlerinde düştükleri görüş ayrılıkları bu kez öyle bir gün yüzüne çıktı ki, adeta tas itti hamam karıştı.
Şimdi siz bunların bir de iktidar olduklarını düşünsenize. Ülke ne hallere düşer ve kazanımlar tek tek nasıl ziyan olur artık buna siz karar verin. Büyüklerimiz hep derdi ki işinizi Allah’a gördürün diye. Bunların ki de işte öyle oldu. Altılı masalın perde arkasında neler olup bittiğini görmek veya öğrenmek için kimsenin müneccim olmasına gerek yok. Kendi kendilerini zaten ele veriyorlar.
Birisi çıkıyor meclis desteğini çekmekten bahsediyor, öbürü çıkıyor Türklükle kavga ediyor, öbürünün danışmanı çıkıyor Türk bayrağını kaldırtıyor. Yani marifetlerine her geçen gün bir yenisini ekliyor bu masanın müdavimleri.
Büyüklerimizden bir örnekle başladım yine büyüklerimizden bir başka örnekle bitirelim konuyu. Yine derdi ki büyüklerimiz, Allah bir insanı farş edeceği zaman önce aklını alırmış diye. Hakikaten de bunların ne kulakları söylediklerini duyuyor ne de mantık yaptıkları işi anlıyor. Uzun sözün kısası kendi maskelerini bile kendi elleriyle düşürüyorlar, sağolsunlar.