İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in bir vatandaşla arasında geçen diyaloğu görünce, “Siyaset böyle bir şey işte, doğru zamanda doğru hamleyi yapamazsanız, parlamanızla sönmeniz bir olur” dedim, kendi kendime.
14 Mayıs seçimlerinde Millet İttifakı çatısı altında bulunan İYİ Parti, biliyorsunuz bölücü terör örgütünün destekçisi olan partiyle de bir nevi işbirliği yapmış oldu. Bu seçimlerin ardından şartlar değişti, şimdi de seçimlere tek başına giriyor.
Tam da bu kararı sorgulayan bir vatandaşa, öyle bir cevap veriyor ki, siyaseten değil de, sıradan bir vatandaş olarak da alkışladım.
Dedi ki vatandaşa; “DEM’e teşekkür ediyorsunuz, bize küfrediyorsunuz. Hadi ordan!”
Ah, Meral hanım ah!
Keşke bu duruşu 14 Mayıs seçimlerinde hatta ve hatta 2019 yerel seçimlerinde gösterseydiniz de, bugün İBB’nin başında İmamoğlu olmasaydı. Hoş onun da günleri sayılı, 31 Mart seçimlerinde ait olduğu yere gönderecek onu zaten seçmen de; olan İstanbul’a oldu, İstanbullulara oldu.
Koskoca memleket fetret devrini yaşadı, neyse ki artık o devir son bulacak ve İstanbul yeniden Cumhur İttifakının olacak.
Tabi yapacak bir şey yok, Meral Akşener de bunları yaşayıp görecekmiş demek ki. Burada asıl önemli olan siyaseten ders alabilmiş olmak. Demek ki, Meral hanım bu süreçte kendisine ve partisine epeyce bir ders çıkartmış.
Şunu söylemeliyim, zararın neresinden dönülürse kârdır. Aslına bakarsanız, Meral hanımın asıl kazançlı olacağı zaman Cumhur İttifakına katıldığı zaman olacak.