Dün AK Parti İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu’nu aradım ve Aziziye İlçe Başkanı Ensar Coşkun’un Aziziye Belediyesi için kesin aday olup olmadığını sordum. İl Başkanı Küçükoğlu, sorularıma tüm samimiyetiyle cevap verdi ve tartışmalara son noktayı koydu.
Bu konunun aydınlatılması gerekiyordu, çünkü Sinan Özçaylak ağabeyimin dün yazdığı yazıda, Ensar Coşkun’un kesin aday olacağı ifade edilmişti. İbrahim başkanla yaptığım görüşmeden ortaya çıkan sonuç şu; AK Parti’de hiç kimsenin yeri garanti değil, mevcut başkanlarda dahil olmak üzere isteyen herkes aday adayı durumunda. Yani kimsenin kendi payına bir avantajı yada ekstrası yok.
Tabi böyle tartışmaların ortaya çıkması başlı başına bir yanlış. Şimdi Ensar Coşkun böyle bir açıklama yapmadan önce kendisinin her şeyden önce bir ilçe başkanı olduğunu unutmamalıydı. Yani şöyle düşünün, siz bir belediyeye başkanlık için aday adayı olmayı düşünüyorsunuz ama o ilçenin başkanı çıkıp diyor ki, ben kesin adayım. Bu ne demektir, yani kimse bu ilçe için boşu boşuna aday adayı olmasın. Üstelik AK Parti gibi bir siyasi hareketin içerisinde böyle bir cümle kuruyor ve kesin adayı diyorsanız, arkanıza çok sağlam bir dağa yaslamışsınız demektir. Ensar Coşkun Narmanlı, Erzurum’un iki miletvekilide Narmanlı. Eğer Ensar Coşkun desteğini bu vekillerden alıyorsa, bilsin ki çok yanlış hülyalara kapılmıştır. Çünkü her iki vekilinde kendisine iltimas geçmeyeceği çok açıktır. Hem Mehmet Emin Öz, hem de Selami Altınok, siyasetin deyim yerindeyse kurdu olmuştur ve böyle bir tutum sergilemeleri imkan dahilinde değildir. Beni asıl üzense, Erzurum’da onca sorun varken bizim uğraştığımız şu komik işlerdir. Ensar Coşkun’ada tavsiyem, partisine zarar vermek yerine seçim döneminde nasıl başarılı olacağının yollarını aramasıdır. Bana göre AK Parti, bu kadar basit ve küçük hesapların yapılacağı bir parti değildir, olmamalıdır.