Erzurumspor Kulüp Başkanı Ahmet Dalın Malatyaspor maçının ardından yaptığı açıklamayı herkes gibi bende okudum, analiz ettim. Takımın öyle ya da böyle 3 puan almış olması ve galip gelmiş olması önemliydi, Başkan Dal da buna vurgu yapmış ve her maçtan sonra özeleştiri yapıldığının altını çizmişti. Sadece Malatyaspor değil, bir önceki Denizlispor maçı ve ondan önceki maçlar için de geçerliyse bu şayet, demek oluyor ki ya bir özeleştiri yapılmamış ya da yapılmış olsa bile gereği yapılmamış demektir. Örneğin son 5 maçın 5’inde de sahada koşmak yerine gezinmeyi tercih etmiş bir takım izledik. Son 5 maçın 5’inde de pozisyon üretemeyen, oyun kurup hücuma çıkamayan bir takım izledik. Son 5 maçın 5’inde de rakip takım üzerinde üstünlük kurmayı bir türlü beceremeyen bir takım izledik. Son 5 maçın 5’inde de form düşüklüğü ve kondisyon eksikliği olan bir takım izledik. Kaldı ki, bunu dile getiren sadece ben de değilim; benim gibi herkes gördü, herkes konuştu. Adım kadar eminim ki, benim gibi düşünenler arasında kulübün yöneticileri de vardı. Bunun özeleştirisi yapıldıysa, ki Ahmet Dal Başkan öyle diyor, o halde bu gidişat niye değişmedi? Biz niye her maç sonunda aynı şeyleri konuşup duruyoruz öyleyse?
Sorunda burada zaten; bu takımın oynadığı ilk üç maçı da izledik, aynı takımdı, aynı ekipti. Ama ne olduysa birden bire tam zıttına dönüştü takım. İşte bu yüzden hoca faktörü çok önemli diyorum. Sahanın tozunu atma potansiyeli bu takımda fazlasıyla var, sorun şu ki, Bilazer bu potansiyeli gün yüzüne çıkartamıyor, işleyemiyor, değerlendiremiyor. Bu hususu da yabana atmamak gerek!