Nadiren de olsa futbol yazmaya, yürekten bağlı olduğumuz Erzurumspor üzerine yazılar yazmaya çalışırım. Sezona inanmış, mücadele dolu bir başlangıç yapmamıza ve son iki maçı da galibiyetle sonuçlandırmamıza rağmen benim de içime sinmeyen bir durum var. O da takımımızın oynadığı futbol. Tabi bu demek değildir ki, taraftar olmaktan ve desteklemekten vazgeçeceğim.
Bunların gelip geçici sorunlar olduğunu düşünüyor ve yarın oynanacak Bodrumspor maçı için herkesi tribünlere davet ediyorum. Bazı yazar dostlar ve taraftarlarımızın şöyle bir endişesi var; diyorlar ki, Erzurumspor taraftar önünde kendisinden beklenen performansı sergileyemiyor. Bu yüzden taraftar maça çok da fazla ilgi göstermesin! Ben şahsen buna karşıyım, ayrıca takımımızın taraftar baskısı sebebiyle hata yapmaya müsait bir yapıda olduğunu da biliyorum. Ama çözüm bu değil ki! Bu bir süreç ve atlatılır da. Önemli olan takımımıza yalnız olmadıklarını hissettirmektir bana göre. Haksızsam söyleyin; takımımız bugün hata yapar, yarın hata yapar, öbür gün hata yapar. Ama sonra ne olur, alışır, su akar ve yatağını bulur. Bu sebeple taraftarımızın tribünleri doldurma noktasında endişelenmesine bence hiç gerek yok. Herkes maça gelsin, herkes bilet alsın, gerekirse kapılar açılsın ve tüm taraftarlar stadyuma alınsın.
Kazanırsak zaten kazanırız, kazanamaz isek de, takımımıza hiç olmazsa sizinleyiz diye mesaj vermiş oluruz. Yani maçı kazanamasak bile takımımızı külliyen kaybetmemiş oluruz.