Dün Ak Parti’nin yerel seçim hazırlıklarıyla ilgili birkaç hatırlatmada bulunmuştum. Tesadüfe bakın ki, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın açıklamaları tam da bu uyarılarımın üstüne geldi.
Dağ’ın açıklamasına göre; yerel seçimler için özel bir ekip oluşturulmuş ve bu ekip seçim stratejisi belirlemede çok önemli bir sorumluluk üstlenecekmiş. Halka kulak verecekmiş, teşkilatları, tabanı, kısacası sahayı gözetim altında tutacakmış.
Her seçim sonrasında yahut seçimlere hazırlık dönemlerinde bu tür açıklamaları duyarız, ama önemli olan bu açıklamaların fiiliyata geçirip geçirilmediğidir. Nitekim Ak Parti’de genel seçimler öncesinde de yine bu yönde açıklamalar yapılmıştı. Fakat sonuç ne oldu? Tabana ve teşkilatlara kulak verilmeden hazırlanan listeler seçmenin önüne sürüldü. Ben siyasetin hem de çok aktif olarak içerisinde bulunan bir kişi olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Türkiye’nin neredeyse tamamına yakınında oluşturulan listelerin tabanla, teşkilatla ve halkla hiçbir yakınlığı olmadı, listelerin tamamına yakını seçmen nazarında memnuniyet uyandırmadı. Bu listelerin nasıl oluştuğuna gelince, parti genel merkezinde aktif rol üstlenen kimi etkili isimler, parti misyonunu, seçmenin beklentisini ve stratejiyi bir kenara bırakarak, tamam “benim adamım” mantığıyla hareket etti ve listeler o şekilde oluşturuldu. Başkan Erdoğan’ın nasıl bir siyasi figür olduğunu bilenler, onun sahaya ve tabana nasıl kulak verdiğini de bilirler. Ama ne yazık ki, bu etkili isimler 14 ve 28 Mayıs seçimlerinden her ne kadar galip olarak çıkmışsa da, Ak Parti’nin oy kaybından birinci derecede mesul olan isimlerdir.
Bu bakımdan başta Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ olmak üzere Ak Parti’nin yerel seçim ekibine bir tüyo vermek gerekirse, ben gönül rahatlığıyla şöyle derim: Eğer partide bir kan değişikliğine gidilecekse, işe öncelikle bu listeleri oluşturan ekipten başlanmalı. Çünkü “milletim” diyen bir liderin siyaset çizgisinden uzakta hareket ettiler ve değim yerindeyse bildiklerini okudular, nerede kendi adamları varsa listeleri de o şekilde oluşturdular. İster şehir şehir incelesinler, ister bölge bölge incelesinler aynı sonuçlar ve aynı itirazlarla karşılaşacaklar. İşte asıl sorun budur, eğer Ak Parti bu sorunu çözer ve genel seçimlerde düştüğü hataya düşmez ise, yerel seçimlerden de başarı elde ederek çıkar. Ama yok, birileri yine bildiğini okursa da, en büyük zararı gecesini bu millet için gündüzüne katan Başkan Erdoğan’a vermiş olur.